Beijing’de Kültürel Buluşma: Mavi-Beyaz Porselen Sergisi
BEİJİNG, 15 Eylül (Xinhua) — Çin’in başşehri Beijing’de başlayan “Porselen Mavisi, İpek Yolu’nda Buluşma: Topkapı Sarayı’ndaki Mavi-Beyaz Yuan Porselenleri ile Çin-Türk Medeniyetler Diyaloğu” başlıklı stant, yüzlerce yıllık Çin-Türk kültürel işbirliğine ışık tutuyor.
Beijing Yunus Emre Enstitüsü çatısı altında yer alan Türk Kültür Merkezi ve Zhongshe Huang Yue Sanat Fonu tarafından ortaklaşa düzenlenen ve cumartesi günü kapılarını ziyaretçilere açan stantta Topkapı Sarayı’ndan getirilen, Yuan Hanedanı (1271-1368) devrine tarihlenen 39 süper porselen eser yer alıyor.
Türkiye’nin Çin Büyükelçisi Selçuk Ünal, açılış merasiminde yaptığı konuşmada sergiyi “tarihsel açıdan değerli ve sembolik olarak isabetli” diye nitelendirdi. Ünal, 600 yılı aşkın bir müddet evvel denizleri ve dağları aşarak Osmanlı İmparatorluğu’na ulaşan bu başyapıtların, jenerasyonlar boyunca Osmanlı sultanlarının himayesinde itinayla korunduğunu söyledi.
“Yuan’ın mavi-beyaz porselenleri, yalnızca Çin seramik tarihine ilişkin bir mücevher değil, tıpkı vakitte Çin ile Türkiye ortasındaki 1000 yılı aşkın kültürel alışverişin de canlı kanıtıdır” diyen Ünal, bu cins stantların çağdaş işbirliğini güçlendirdiğini ve karşılıklı anlayışı derinleştirdiğini vurguladı.
Yunus Emre Türk Kültür Merkezi Müdürü Prof. Dr. Eyüp Sarıtaş, merkezin 2021’deki açılışından bu yana sürdürdüğü “Çin ile Türkiye ortasında kültürel etkileşim için bir pencere ve dostluk köprüsü” rolünü vurguladı. Sarıtaş, göz kamaştırıcı Yuan yapıtlarına dikkat çekerek, bu yapıtların İpek Yolu boyunca kültürleri birbirine bağlamadaki fonksiyonunu lisana getirdi.
Zhongshe Huang Yue Sanat Fonu Genel Sekreter Yardımcısı Fan Yueying ise sergiyi “zaman ve yere yayılan bir medeniyetler diyaloğu” diye tanımlayarak, Türkiye’de bu seramikler için “çini” sözünün kullanıldığını hatırlattı.
Sergi; Kökenler, Batıya Seyahat, Diyalog ve Yankılar olmak üzere porselenin kültürel seyahatini yansıtan dört farklı tematik kısımdan oluşuyor.
Sergide Çin seramiklerinin bedelli bir hazine olarak korunduğu Osmanlı Devri’ndeki ortam, arşiv imajlarıyla yine canlandırılırken, Kaplan Desenli Kulplu Vazo, Anka Kuşu ve Şakayık Desenli Vazo, Ejderha Desenli Meiping Vazosu, Qilin Yuhuchun Vazosu ve Anka Kuşu Desenli Kabak Biçimli Vazo üzere başyapıtlar sergilenen eserler ortasında yer alıyor.
